Jeopolitik Avantajlarımızı Ekonomik Fırsatlara Dönüştürme Vizyonu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da düzenlenen Küresel Ulaştırma Koridorları Forumu’nda önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, Türkiye’nin jeopolitik konumunu bir ekonomik avantaja dönüştürmek amacıyla başlatılan Kalkınma Yolu projesinin detaylarını paylaştı. Bu dev projeksiyonun 70 ülkenin temsilcisi önünde tanıtıldığı forumda, Kalkınma Yolu’nun yıllık 50 milyar doları aşan üretim etkisi ve yıllık ortalama 63 bin kişilik istihdam yaratma potansiyeli olduğu belirtildi. Erdoğan, bu sayede Irak’ın Faw Limanı’na gelen yüklerin Avrupa’ya Türkiye üzerinden ulaşacağını açıkladı.
Orta Koridor ve Ulaşım Etkileri
Erdoğan, Orta Koridor olarak bilinen Çin ve Avrupa arasındaki stratejik ticaret rotasının önemine de vurgu yaptı. Bu projeyle 114 milyar dolarlık üretim etkisi yaratılması hedefleniyor ve proje tamamlandığında, demiryolu üzerinden sağlanacak ticaret hacmi yılda 75 milyar dolara ulaşacak. Orta Koridor’un deniz ulaşımına göre iki kat hızlı, hava ulaşımına göre ise dört kat daha ekonomik olduğu vurgulandı. Tamamlandığında, Süveyş ve Ümit Burnu gibi mevcut rotaların süresini neredeyse üçte bire indirecek olan Orta Koridor, Çin’in Kuşak ve Yol girişimi ile entegre edilerek Avrupa ve Asya’yı güvenle bağlayacak.
Stratejik Yatırımlar ve Ekonomik Etkiler
Adalet ve Kalkınma Partisi döneminde ulaştırma ve haberleşme altyapısına 300 milyar dolarlık yatırım yapıldığını belirten Cumhurbaşkanı, bu meblağın 177 milyar dolarının karayollarına, 64 milyar dolarının demiryollarına ve diğer sektörlere aktığını açıkladı. Bu stratejik yatırımların genel üretim üzerindeki etkisi ise 1 trilyon 65 milyar dolar seviyesinde. Erdoğan, Türkiye’nin bölünmüş yol ağını 6 bin 101 kilometreden 29 bin 742 kilometreye çıkardıklarını belirtti ve bu gelişmenin ulusal ve uluslararası ticarete katkısını vurguladı.
Son olarak, bölgede artan gerilimler karşısında güvenli ulaştırma yollarının önemine değinerek, Türkiye’nin sadece jeopolitik bir köprü olmanın ötesinde, jeostratejik güven adası rolünü de üstlendiğini söyledi. Erdoğan, bu yeni stratejilerin barış ve kalkınmanın anahtarı olduğunu belirtti.
Bu vizyoner projeler, Türkiye’nin konumunu küresel ticarette daha da güçlendirirken, aynı zamanda bölgesel istikrarın sağlanmasına da önemli katkılar sunuyor.